Deneme Sınavları DHBT Genel Kelam MBSTS Kelam – İslam İnanç Esasları – Zorlayan Sorular – Test 2 18 Ocak 2022 Arif_Arslaner Kelam – İslam İnanç Esasları – Zorlayan Sorular – Test 2 Şu kişi tarafından oluşturuldu Arif_Arslaner Kelam – İslam İnanç Esasları – Zorlayan Sorular - Test 2 1 / 25 • Emevilerin icraatlarını kaderle ilişkilendirmesine karşı çıkan,• Kaderin olmadığı, ezelde kulların fillerinin belirlenmediği fikrini toplumda yüksek sesle ilk ortaya atan,• Emevilere karşı yapılan bir isyanda yakalanıp idam edilen, Kaderiyye fırkasının doğuşunu hazırlayanâlim aşağıdakilerden hangisidir? Muhâsibî Vasıl b. Ata Ma’bed el-Cühenî Ca’d b.Dirhem Gaylan ed-Dımeşkî 2 / 25 Kelâm ilminin doğuşunu hazırlayan nedenler etrafında yapılan ilmî tartışmalar ve geliştirilen yorumlar Kur’ân muhtevasının itikadî anlamda bir tefsiri konumundadır.Aşağıdakilerden hangisi kelâm ilminin doğuşuna tesir eden etkenlerden biri değildir? Tercüme faaliyetleri Siyâsî, sosyal sebepler Kur’ân ve Sünnet’in anlaşılma çabası insan faktöru Amelî konulardaki gevşeklik 3 / 25 - 21/642 yılında Medine’de doğdu.- Babası ve annesi azatlı köle idiler. Bu yüzden mevâlîden sayılır.- Annesi Hz. Peygamber’in eşi Ümmü Seleme’nin azatlısı ve hizmetkârıydı.- Hz. Ali’nin halife olmasının ardından ailesiyle birlikte Basra’ya gitmiş ve oraya yerleşmiştir.- Tabiûnun en önde gelen simalarındandır.Yukarıda hakkında bilgi verilen kişi aşağıdakilerden hangisidir? Ma’bed el-Cühenî Hasan-ı Basrî Cehm b. Safvân Gaylân ed-Dımaşkî Ebû Hanîfe 4 / 25 I. İyi ve kötü olan şeyler vahiy gelmeden akılla bilinir.II. Sadece sahih hadislere güven duyulur.III. Haram yiyecekler rızık değildir.IV. Evliyanın kerameti diye bir şey yoktur.Yukarıda verilenlerden hangileri Mutezile’nin görüşleri arasında yer almaz? Yalnız I Yalnız II Yalnız III I, III ve IV I, II, III ve IV 5 / 25 Ehl-i sünnet içerisinde değerlendirilen Ebû Hanîfe, Ömer b. Abdülaziz, Hasan el-Basri gibi zatlar kaderi kabul etme noktasında ortak bir görüşlerinden bahsedilebilse de, kaderi anlama biçimleri farklıdır. ...................., Allah’ın ilminin tavsifi olduğunu ve Allah’ın bir şeyi bilmesinin o şeyin meydana gelmesini zorunlu kılmayacağını ifadeeder. Metindeki boşluğa aşağıdaki alimlerden hangisi getirilmelidir? Ebû Hanîfe Hasan el-Basri Ömer b. Abdülaziz Ğaylân ed-Dımeşkî Ebû Mansûr el- Mâtürîdî 6 / 25 I. Kırtas meselesiII. İbadet şekilleriIII. Kadın haklarıIV. İman meselesiYukarıda verilenlerden hangisi kesin olarak yeni İlmi Kelam’ın konularından biridir? Yalnız I Yalnız III I, II ve III II, III ve IV I, II, III ve IV 7 / 25 İnsanda bulunan düşünme, anlama ve kavrama gücüne genellikle akıl denilir. Aslında akıl gücü insanın kavrama mekanizmasının merkezini oluşturur. Geçmişte aklın iyi ve kötü hususları bilebileceğini ve bu bilgisi ile kendisine yararına olanı tercih edeceğini ileri süren mezhepler olmuştur.Aşağıdakilerden hangisi bu mezhepler arasında gösterilebilir? Hâricîler - Râfizî Râfizî - Hanbeli Hanbeli - Matürîdî Mâtürîdî - Mu‘tezile Kaderîler - Mu‘tezile 8 / 25 Âlemin üçüncü unsuru olan, “önceden yok iken sonradan olan” ve “yok olmaya yüz tutmuş bir şey” gibi anlamlarından hareketle bir zaman diliminde ortaya çıkan ve aynı zaman diliminde yok olan vasıf, mâna ve sıfatlar anlamına gelir. Tanımı verilen kavram aşağıdakilerden hangisidir? Araz Cevher Cisim Hadis Varlık 9 / 25 Varolanın/mevcûdun kelâm kitaplarındaki tarifi, “sâbit ve kâin olan şey” şeklindedir. Tarife bakıldığında sâbit, kâin ve şey şeklinde üç kavram kullandığı görülür. Dikkat edilirse tarifteki asıl karşılık şey kavramıdır, diğerleri ise bunun niteliğidir.Şey kavramının Arapça dilindeki karşılığı aşağıdakilerden hangisidir? Cisim Nesne Varoluş Yaratılma Var olan 10 / 25 İmam Ebü’l-Hasan el-Eş‘arî , Ehl-i sünnet kelâm ilminin öncüsü olarak fikir meydanına çıkmıştır. Cehaleti sermaye edinen, düşünme ve araştırmayı hoş görmeyen, taklide yönelen, itikadî meselelerle ve kelâm konularıyla ilgilenmeyi bid’at ve sapkınlık olarak değerlendirenlere karşı yazdığını ifade etmesi, onun Selef metodundan uzaklaşarak kelâmcılığını sergilemeye başladığı anlamına gelmektedir. Ehl-i sünnet mensuplarının kelâma karşı tavırlarını tenkit ve yumuşatmaya yönelik bir çalışma olan Eş‘arî’nin bu eseri aşağıdakilerden hangisidir? El-İbâne an usûli’d-diyâne Risâle ilâ ehli’s-Seğr El-Lüma El-Has ale’l-bahs Makâlâtü’l-İslâmiyyîn 11 / 25 Ona göre kelâm ilmi, insanların karşılaştığı inançla ilgili problemleri tek başına çözmeye belki yeterli olamaz. Ayrıca avamın onunla ilgilenmesi sakıncalı da olabilir; dolayısıyla sadece bu kültürü almış kimseler onunla ilgilenmelidir. Ancak sonuç olarak herkes kelâm ilmini öğrenmeye mecbur değilse de bu ilimle ilgilenmek farz-ı kifayedir. Yukarıda belirtilen görüşü benimseyen filozof aşağıdakilerden hangisidir? Âmirî Fârâbî Ebü’l-Hasan el-Eş’arî Ebû Hanîfe Gazzâlî 12 / 25 Felsefe ve dinin kendine özgü prensip ve esasları vardır, bunlar birbirinden farklı olmak durumundadır; birinin diğerine karıştırılması yanlışlıklara sebep olur. Şu hâlde dinî meselelerin de felsefî problemlerin de doğrusu kendi içinde belirlenecektir. Dolayısıyla filozof dinî meseleleri tartışmak istiyorsa felsefî bağlamda değil, dinî bağlamda tartışmalıdır.Yukarıdaki görüşleri ile Felsefe cenahından kelâma yönelik köklü ve sistemli eleştiriler kim tarafından ortaya koyulmuştur? İbn Sînâ Fârâbî İbn Rüşd Eş‘arî Ebû Hanîfe 13 / 25 İlk dönem Müslümanlar ile başlayan, ilk mezhep imamları ve sonrasında Selef’in yolunu takip eden Hanbelî âlimleri ile devam eden kelâm karşıtlığı, gelenek içerisinde özel bir literatür oluşması noktasına kadar gitmiştir. Bunun müstakil eser olarak bilinen ilk örneği, Aşağıdakilerden hangisidir? Zemmü’l-kelâm ve ehlihî Tahrîmü’n-nazar fî kütübi ehli’ kelâm Zemmü’t-te’vîl Tercîhu esâlîbi’ Kur’ân alâ esâlîbi’l-Yûnân Kitâbü’l-hurûf 14 / 25 Ona göre dinî ilimler içinde küllî olan kelâmdır. Çünkü kelâm ilmi, en genel olan şeyle, yani varlık ile ilgilenmektedir. Fıkıh, hadis, tefsir gibi ilimler, kelâma göre cüz’î kalmaktadır. Dolayısıyla dinî ilimler arasında rütbesi en yüksek olan ilim kelâmdır. Rütbesi en yüksek olan ilimin kelâm olduğunu iddia eden ve savunan kişi aşağıdakilerden hangisidir? Fârâbî Âmirî Gazzâlî Kindi İbn-i Sina 15 / 25 Dinin aslını, esasını oluşturan, dinin amel, ahlâk gibi diğer unsurlarının kendisi üzerine bina edildiği temel, yani imana, itikada taalluk eden konularını işleyen kelâm ilmine denir.Tanımı verilen kavram aşağıdakilerden hangisidir? Nazar ve İstidlal İlmi Tevhid Usûlü’d-dîn Nübüvvat Akâid 16 / 25 Başlangıçta nakil söz konusu değildir. Zira Allah inancı yokken nakil diye bir şey düşünülemez. Dolayısıyla burada ilk önce aklî muhakeme ile Allah’ın varlığına ulaşmak gerekmektedir. Kaynak olarak kelâm ilmi için aklın önemi burada karşımıza çıkmaktadır. Bundan dolayıdır ki; Mâturîdiye ve Mu‘tezile gibi önemli kelâm ekolleri, insanın aklıyla;I. Allah’ın varlığını bilmesi gerekir.II. Vahiy ulaşmadığı için insanın Allah’ın varlığını bulması gerekmez.III. Allahın varlğı bulunmadığı takdirde sorumlu tutulacağını belirtirler.Yukarıda verilenlerden hangileri bu iki mezhep için doğrudur? Yalnız I I ve II I ve III II ve III I, II ve III 17 / 25 Aşağıdaki seçeneklerden hangisinde kelamın isimlerinden olan “akaid” doğru olarak tanımlanmıştır? Gönülden bağlanılan, kesinlikle karar verilen, düğümlenmişcesine sağlam şekilde katiyetle inanılan şey, itikad ve iman anlamlarına gelir Allah’ın zâtını, düşünce ve anlayışta tasavvur edilebilen, vehim ve zihinlerde tahayyül olunabilen her şeyden tecrid ve tenzih etmektir. Mutlak manâda Allah’ın bir olduğunu bilmek, O’ndan başka ilâh bulunmadığına, zât, sıfat ve fiillerinde eşi, benzeri ve dengi olmadığına inanmaktır. Dinin aslını, esasını oluşturan, dinin amel, ahlâk gibi diğer unsurlarının kendisi üzerine bina edildiği temel, yani imana, itikada taalluk eden konulardır İslâm dininin amele ilişkin yönünü ifade eden, amele taalluk eden hükümleridir. 18 / 25 İslâm dininin inanç alanını konu edinen kelâm ilmi, tarihi süreç içerisinde çeşitli safhalar geçirmiş ve farklı isimlerle anılmıştır.Aşağıdakilerden hangisi kelam ilminin bu isimlerinden biri değildir? El-Fıkhu’l-ekber Akâid Tevhîd Usûlü’d-dîn Tefsir 19 / 25 Kelam sözcüğünün bir çok anlamı bulunmaktadır.I. LafızII. NutukIII. KonuşmaIV. Güzel sözYukarıda verilenlerden hangisi bu anlamlardan biri değildir? Yalnız I Yalnız IV I ve II II ve III I ve IV 20 / 25 Eşya hakkında düşünme ve bu yolla henüz bilgisine ulaşılamamış şeylerin bilgisine ulaşmak amacıyla zihinde önceden var olan bilgileri düzenlemek, bir araya getirmek ve böylece bir sonuca ulaşmak çabasına denir. Tanımı verilen ilim aşağıdakilerden hangisidir? Tevhid ve sıfatlar ilmi Muamelat ve itikad ilmi Asl ve fer’ ilmi Nazar ve istidlal ilmi İctihad ve istinbat ilmi 21 / 25 Kelâm ilmi; Allah’ın zatından ve sıfatlarından bahseden ilimdir. Bu tarifte Allah'ın sıfatlarından maksat nedir? O’nun başka hiçbir varlığa benzemeyen varlığı. O’nun hiçbir şeye ihtiyacı olmayan varlığı. O’nun zatından olan varlığı. O’nun ezelî ve ebedî mutlak varlığı. O'nun hiçbir varlıkta bulunmayan vasıfları. 22 / 25 İslâm’da adam öldürme Kur’ân’ın açık beyanıyla büyük bir günahtır. Bununla ilgili ceşitli ekollerin görüşleri şunlardır:I. Mutezile - Adam öldürmek gibi bir büyük günah işleyen dinden çıkar ve kâfir olur. Ölünce ebedî olarak Cehennem’de kalır. Azabı kâfirlerinkinden farklı olmaz.II. Hâricîler: Büyük günah işleyen dinden çıkar ise de kâfir olmaz,iman ile küfür arasında kalır. Ne mümin ne kafir sayılır. Ölünceye kadar tevbe etmesi beklenir. Tevbe etmeden ölürse ebedî olarak Cehennem’de kalır, fakat azabı inkârcılarınkinden hafif olur.III. Mürcie: Hakkında hüküm vermemek ve sorunu âhirete ertelemek uygundur.IV. Ehl-i sünnet: Günahlar helal sayılarak işlenmediği müddetçe kişiyi dinden çıkarmaz. Fakat günahlar imana zarar verir ve sahibi ahrette cezalandırılır. Ne var ki, Allah dilerse onları af edebilir.Açıklamaları verilen görüşlerden hangileri doğrudur? Yalnız III Yalnız IV I ve II II ve III III ve IV 23 / 25 İsyanın ardından Mekke’de yaralı olarak ele geçirildiğinde Hasan-ı Basrî’nin tavsiyelerine uymadığından dolayı pişmanlığını dile getirdi. Buna rağmen Haccâc’ın kader ve kaza konusundaki alaycı soruları karşısında fikrinin arkasında durdu ve yılgınlık göstermedi. Siyasî düşünce ve faaliyetleri sebebiyle idama mahkûm edildi. Öyle görünüyor ki, onun kaderi yok saymasının ardında yatan neden Emevîlerin keyfî yönetim şekli ve haksız uygulamalarıdır.Yukarıdaki paragrafta kimden bahsedilmektedir? Ma’bed el-Cühenî Ebû Hanîfe Gaylân ed-Dımaşkî Cehm b. Safvân Ca‘d b. Dirhem 24 / 25 Allah’ın Kulun menfaatine en uygun olanı yapmasının vacip oluşu meselesi kelâm ilminde salah-aslah meselesi olarak bilinir. Allah’ın fiillerindeki hikmet ve maslahatı aklî bir gayeye değil hür iradesine bağlı bir ikram ve ihsan olarak kabul eden Ehl-i sünnet, aslah ve salâh kelimeleri yerine aşağıdakilerden hangisini kullanmıştır? Vücud - Mahiyet Ta’dil - tecvir Âdetullah - sünnetullah Sebr - taksim Tevella - teberra 25 / 25 Kelam ilminde; benzerlerin, aynı nitelikteki cevher ve arazların yenilenmesi, ardarda devam etmesi demektir. Damlacıklardan oluşan suyun yukarıdan aşağı inerken kesintisiz bir görüntü vermesi gibi. Kelâm ilminde âlimler, cennet ve cehennem ehliyle bunların kalacağı yerlerin sürekliliğini bununla açıklar. Bu durumda kıdem söz konusu olmadığı gibi bekā ve ebediyet de sürekli biçimde yeniden vücut bulmakla gerçekleşir. Bu parçada bahsedilen kelami konu aşağıdakilerden hangisidir? Cisim Ahval Teceddüd Tafra Kümun Skorunuz 0% Restart quiz