2019 – ÖABT / DKAB – Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği

2019-ÖABT/DKAB

1 / 75

İslam’ın beş temel esasını işbirliğine dayalı öğretim stratejisine göre işlemeyi planlayan bir din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni, sınıfı öncelikle heterojen bir şekilde kelime-i şehadet, namaz, oruç, zekât ve hac gruplarına ayırmıştır. Daha sonra her gruptan birer üyenin katılımıyla bu konulardan birini hazırlamak üzere yeni gruplar oluşturmuştur. Yeni oluşan grupların her üyesinden, konunun kendilerine verilen kısmı üzerinde çalıştıktan sonra eski gruplarına dönerek kazandığı bilgi ve becerileri grup arkadaşlarıyla paylaşmasını istemiştir. Bu uygulama işbirliğine dayalı öğretim stratejisinde hangi teknikle ifade edilmektedir?

2 / 75

Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni Erol Bey çoklu zekâ yöntemini önemsemekte ve buna katkıda bulunabilecek çeşitli tekniklere başvurmaktadır. Onun zaman zaman müracaat ettiği ve olumlu geri bildirimler aldığı tekniklerden biri de fotoğraf yorumlatma tekniğidir. Bu amaçla dersinde, üç dört yaşlarında, deniz kenarında yerde yatan bir çocuk ve onu izleyen insanların yer aldığı bir fotoğrafı tahtaya yansıtır ve öğrencilerine, her biri diğerinin üzerine inşa edilecek çeşitli sorular sorar. Bu teknikte asıl önemli olanın, seçilen fotoğraftan ziyade öğrencilere yöneltilen sorular olduğunun bilincinde olan Erol Bey sorularını bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme düzeylerine karşılık gelecek şekilde sıralar. Buna göre Erol Öğretmen'in aşağıdaki sorulardan hangisini ilk olarak sorması gerektiği söylenebilir?

3 / 75

2018 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Öğretim Programı'yla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

4 / 75

Ali Öğretmen derste öğrencilerine dürüstlük değerini kazandırmak için çeşitli etkinlikler gerçekleştirmiştir. Ancak bazı öğrencilerin dersle yeterince ilgilenmediğini bundan dolayı da öğrenemediğini fark etmiştir. Bunun üzerine bu öğrencilere ikinci tip ceza uygulamaya karar vermiştir. Buna göre Ali Öğretmen, aşağıdaki uygulamalardan hangisini yaparsa bu ceza türünü uygulamış olur?

5 / 75

Orhan Öğretmen zekât konusunu işlerken;
 önce zekâtla ilgili temel kavramları anlatmış,
 zekât verilecek malların niteliklerini sıraladıktan sonra öğrencilerden zekât verilmesi gereken malların oransal farklılıklarını değerlendirmelerini istemiş,
 zekâtın bireysel ve toplumsal faydalarıyla ilgili küçük grup tartışması yaptırarak dersi tamamlamıştır.
Orhan Öğretmen'in bu derste kullandığı zekâ alanları aşağıdakilerin hangisinde doğru sıralanmıştır?

6 / 75

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi öğretim programı için hazırlanan bir tasarıda 5. sınıf “Allah İnancı” ünitesinde aşağıdaki kazanımlardan hangisine yer verilmesi, hazırbulunuşluk ilkesinin göz ardı edildiği
anlamına gelir?

7 / 75

Seher Öğretmen seçmeli Kur’an-ı Kerim dersinde önce peltek se (ث ) harfini, daha sonra sin (س ) harfini öğretmiştir. Ancak ders sonunda yaptırdığı okumalarda öğrencilerin bu iki harfin mahreçlerini karıştırarak her ikisini de peltek okuduklarını fark etmiştir.  Seher Öğretmen’in aşağıdaki uygulamalardan hangisini yapması bu sorunu çözmeye katkı sağlamaz?

8 / 75

8. sınıf “Kader İnancı” ünitesini işleyen Uğur Öğretmen, aşağıdaki soruları sorarak derse başlar:
 Bütün sular tuzlu olsaydı yeryüzünde yaşam nasıl olurdu?
 Hiç gündüz olmasaydı dünya nasıl bir yer olurdu?
 Yer çekimi kuvveti olmasaydı hayatımız nasıl olurdu?
Buna göre Uğur Öğretmen'in, öğrencilerinde aşağıdaki düşünme biçimlerinden hangisini geliştirmeyi amaçladığı söylenebilir?

9 / 75

Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni Birsen Hanım, derse başlarken İslam kelamının epistemolojik yaklaşımları bağlamında rüya, keşif ve ilham kavramları konusunda öğrencilerin hazırbulunuşluklarını yoklamış, aldığı dönütlerden sonra İslam âlimlerinin konuya dair görüşlerini ortaya koymuştur. Dersin sonunda ise öğrencilerden ayet ve hadisler doğrultusunda bu kavramları izah etmelerini istemiştir.
Buna göre, Birsen Hanım’ın aşağıdaki kazanımlardan hangisini gerçekleştirmeyi hedeflediği söylenebilir?

10 / 75

Tuğba Öğretmen, iftira atmanın birey ve toplum üzerindeki etkilerini işlerken birkaç öğrenciyi tahtaya davet eder ve onlara; “Otobüstesiniz; yanınızdaki kişi aniden bağırarak sizi, parasını çalmakla suçluyor. Ne yapardınız?” şeklinde bir soru sorar ve öğrencilerden bu durum karşısındaki tepkilerini canlandırmalarını ister. Tuğba Öğretmen'in bu derste uygulamayı amaçladığı drama tekniği aşağıdakilerden hangisidir?

11 / 75

Seçmeli Kur’an-ı Kerim dersine giren Fatih Öğretmen, öğretim yılının başında öğrencilerine dersin işlenişiyle ilgili bilgi vermiştir. Buna göre, bütün öğrenciler her hafta bir sayfayı yüzünden ve tecvit kurallarına uygun olarak okuyacak; doğru okuyanlar artı (+), hatalı okuyanlar eksi (-) alacaktır. Sure ezberlerinin ise haftalık olarak takibi yapılacaktır. Ayrıca dönem içinde hazırlanacak ürün dosyaları, ders içi performans notu olarak değerlendirilecektir. Bu parçaya göre Fatih Öğretmen’in temel hedefinin aşağıdakilerden hangisi olduğu söylenebilir?

12 / 75

Bir din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni eğitim bilimlerinde benimsenen yeni gelişmelere açık değilse eğitimdeki güncel araç gereç, teknoloji ve materyalleri geleneksel öğretim yapma ve salt bilgi aktarma aracı olarak kullanabilir. Bu durum, eğitimde teknoloji ve materyal kullanımını gerçek amacından uzaklaştırır. Öğretmenin aşağıdakilerden hangisini yapması bu parçada bahsedilen duruma örnek verilebilir?

13 / 75

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde bir sonraki hafta “Zararlı Alışkanlıklar” konusunu çoklu zekâ uygulamaları doğrultusunda işlemeyi düşünen İdris Öğretmen, öğrencilerden zararlı alışkanlıklar konusunda video, pano, şiir ve slayt gibi özgün materyaller hazırlamalarını ister. Ancak öğrencileri bu materyalleri hangi sıra ve adımlarla kullanacakları ve nasıl bir öğretim gerçekleştirecekleri konusunda serbest bırakır. Bu doğrultuda öğrenciler, sarhoş bir kişinin düştüğü zor durumu içeren bir video, kötü alışkanlıklarla ilgili karikatürlerin yer aldığı bir pano çalışması ve sigaranın zararlarıyla ilgili bir alan araştırması gibi materyaller hazırlayıp gelirler. Ders esnasında öğretmen, onların kendilerini rahat hissetmeleri için hiçbir sunuma müdahalede bulunmaz. Ancak dersin sonunda, zararlı alışkanlıkların neler olduğu ve bunlardan niçin uzak durulması gerektiği yönündeki değerlendirme sorularına öğrencilerin yeterli şekilde cevap veremediklerini fark eder ve bunun nedenlerini sorgular. Buna göre İdris Öğretmen’in bu dersin uygulamasında;
I. hedefe uygun etkinliklerin belirlenmesi,
II. hedefe ulaşılabilmesi için önceden planlama yapılması,
III. etkinliklerin uygulanması sürecinde yönlendiricilik rolü
ilkelerinden hangilerini ihmal ettiği söylenebilir?

14 / 75

Bir din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni, öğretmenlik uygulaması dersi için ilahiyat fakültesinden gelen bir öğrenciye şöyle bir anısını anlatır: “Bir gün 9. sınıf öğrencileriyle meleklere iman konusunu işliyorduk. Cebrail adlı meleğin Peygamberimiz'e vahiy getirdiğini söyledim ve hemen ardından vahyin geliş şekillerini heyecanla, ayrıntılı bir biçimde anlattım. Öğrenciler, anlattıklarımı sessizce dinliyorlardı. Genellikle ben, dersin sonunda öğrencilere konu ile ilgili sorular sorar, anlayıp anlamadıklarını kontrol ederim. O gün de öyle yaptım, fakat en çalışkan öğrenciden bile doğru cevap alamayınca çok üzüldüm. Sonra fark ettim ki öğrenciler vahiy kelimesini daha önce hiç duymamışlardı.” Bu parçaya göre öğrencilerin konuyu öğrenememelerinin temel sebebi aşağıdakilerden hangisidir?

15 / 75

Muhittin Öğretmen, din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde “Ramazan ve Oruç” ünitesini, yıllık planda ramazan ayına denk gelecek şekilde işlemeyi planlamıştır. Üniteyi işlemeye başladığında ise öncelikle fikir taraması tekniğini kullanmış ve bazı konularda öğrencilerin kavram yanılgılarına sahip olduklarını fark etmiştir. Ardından öğrencilerin hatalı bilgilerini düzeltecek şekilde ders planını yenilemiştir. Yenilediği plana göre dersi işleyen öğretmen, öğrencilerden bir gün boyunca aileleriyle birlikte ramazan ve oruçla ilgili uygulamalara katılmalarını ve bir sonraki derste gözlemlerini sınıfla paylaşmalarını istemiştir.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi Muhittin Öğretmen’in bu derste dikkate aldığı öğretim ilkelerinden biri değildir?

16 / 75

Hristiyanlık’ta;
I. Hz. İsa’nın çarmıha gerilmeden önce havarileriyle yediği son akşam yemeği anısına icra edilen,
II. Hristiyan olan kişilere Kutsal Ruh’un inayetinin verilmesini temsil eden,
III. suya dalma veya vücudun belirli yerlerini yıkamak suretiyle yapılan sakramentler,

aşağıdakilerden hangisinde doğru sıralanmıştır?

I  -  II   -  III

17 / 75

Yahudi kutsal metinlerinde bir peygamberin karşısına kendisini “Tanrı adamı” olarak isimlendiren birinin çıktığından ve onunla güreştiğinden bahsedilir. Kıssaya göre bu ikisi sabaha kadar birbirlerini yenemezler ve o kişi sabah olunca, söz konusu peygamberi kutsayarak ona “Tanrı’yla güreşen” manasına gelen “İsrail” lakabını verir. Bu parçada sözü edilen peygamber aşağıdakilerden hangisidir?

18 / 75

Yeni Çağ dinî hareketleri arasında;
 bireylere tenasüh çemberinden kurtulup ebedi saadete kavuşmaları için psikanaliz yöntemleri öneren,
 Budistler tarafından ahir zamanda gelmesi beklenen kurtarıcının, Lafeyetta Ron Hubbard şahsında ortaya çıktığını kabul eden,
 özellikle Hristiyanlık ve Budimz’e özgü öğretileri barındırdığından senkretik bir nitelik taşıyan
akım aşağıdakilerden hangisidir?

19 / 75

Aşağıdakilerden hangisi 2012 yılında çıkarılan 6287 sayılı “İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”la genel eğitim ve din eğitimi alanında yapılan değişikliklerden biri değildir?

20 / 75

Diyanet İşleri Başkanlığının görev tanımı Anayasa’nın 136. maddesinde, “Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşüncelerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.” şeklinde belirlenmiştir. Ayrıca bu kurum, özel kanununda belirtildiği gibi, toplumu din konusunda aydınlatmak, İslam dininin itikat, ibadet ve ahlak ile ilgili işlerini yürütmek ve ibadet yerlerini yönetmekle yükümlü kılınmıştır. Buna göre aşağıdakilerden hangisi Diyanet İşleri Başkanlığının görev alanı içerisinde yer almaz?

21 / 75

Din eğitiminin içeriği hazırlanırken farklı yaklaşımlar benimsenebilir. Örneğin bir öğretmen konularını seçerken ilk olarak Hz. Muhammed’in çocukluğunu, gençliğini, yetişkinliğini, kendi toplumu için
gerçekleştirdiklerini, bunların günümüz sorunlarına yansımalarını önceler. Ardından öğrencilerin gözlemlediği ve iç içe olduğu sorunlardan hareketle, Kur’an’daki öğretilerle ilişki kuracak bir kurgu geliştirir.
Arkadaşlık, evlilik, iş, boş zaman ve ibadet gibi konuları pedagojik ve teolojik bir bakışla anlatmaya çalışır. Bu parçada öne çıkan din eğitimi yaklaşımı aşağıdakilerden hangisidir?

22 / 75

Glock ve Stark’ın beş boyutlu dindarlık modeline göre aşağıdakilerden hangisi dindarlığın etki boyutuna örnek verilebilir?

23 / 75

İslam düşünürleri arasında;
 el-Münkız mine'd-Dalal adlı eserinde, gerçeğe ulaşmada tasavvufun ve kendi şahsi iç tecrübe ve şuur hâllerinin öneminden bahseden,
 insanın varlık yapısının iyilik arzusu (rabbaniyyet), fizyolojik güdüler (behimiyyet), saldırganlık (sebuiyyet) ve kötülük (şeytaniyet) olmak üzere dört unsurdan oluştuğunu savunan,
 niyet ve hedefleri açısından insanda din ve hevâ olmak üzere iki ana güdü olduğunu ileri süren
âlim aşağıdakilerden hangisidir?

24 / 75

Din psikolojisi alanında;
 işlevselcilik ilkesine yaptığı katkılardan dolayı ABD'de psikolojinin kurucularından kabul edilen,
 alanında bir klasik olma özelliği taşıyan Dinî Tecrübenin Çeşitliliği adlı kitabı yazan,
 “Tanrı var mıdır?” sorusundan çok, “Tanrı hayatımıza ne kazandırır?” sorusuna odaklanan,
 din psikolojisine dair görüşlerinin merkezine dinî tecrübeyi yerleştiren
düşünür aşağıdakilerden hangisidir?

25 / 75

Hayri Hoca, din sosyolojisi dersinde dinin toplumdaki etkinliğine göre toplumları sınıflandırmış ve projeksiyon cihazıyla şu özellikleri perdeye yansıtmıştır:

 Kutsal ile kutsal dışı, semavi bir kaynağa dayanır ve birbiriyle iç içe geçmiş bir yapıda bulunur.
 İktidar, aile, akrabalık gibi yapılar dinî bir nitelik taşır.
 Toplum üyelerinden hem toplum hem de din adına empoze edilen normlara ve davranış modellerine uymaları beklenir.
Buna göre Hayri Hoca, aşağıdaki toplum tiplerinin hangisinden söz etmektedir?

26 / 75

“Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık ve sizi kavimler ve kabileler hâline getirdik ki birbirinizi tanıyabilesiniz. Şüphesiz, Allah katında en üstün olanınız, O’na karşı derin sorumluluk (takva) bilincine sahip olanınızdır. Allah her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.” (Hucurat, 49:13) Aşağıdakilerden hangisi bu ayette vurgulanan hususlardan biridir?

27 / 75

Talcott Parsons, toplumsal sistemin birbiriyle ilişkili unsurlardan meydana geldiğine, bu unsurların karşılıklı uyum içinde oldukça ve birbirleri lehine olumlu fonksiyonlar yerine getirdikçe toplumsal sistemin
nispeten dengede ve nihayet istikrarlı olacağına ilişkin bir görüş benimser. O, dini tüm toplumlarda meydana gelen çeşitli sosyal problemler hakkında çözüm önerileri sunan bir kurum olarak görür.
Parsons’ın bu yaklaşımı aşağıdaki din teorilerinden hangisiyle ifade edilir?

28 / 75

Tarih felsefesi, bilim felsefesi, hukuk felsefesi gibi terkiplerde ilk kelime alanı verirken ikinci kelime bakış açısını vermektedir. Tarihe, bilime ve hukuka felsefi bir bakış açısıyla yönelmek bu terkipleri meydana getirir. Aynı şekilde din felsefesi terkibi de dine felsefi bir bakış açısıyla yönelmektir. Diğer terkiplerde felsefi bakış açısı nasıl uygulanıyorsa din felsefesinde de aynı felsefi bakış açısı kullanılmaktadır. Din felsefesinin bakış açısına dair en temel özelliklerinden biri “aklın imkânlarını kullanmak suretiyle, dinin ana iddialarının temellendirilebilmesi için mümkün olan en ileri noktaya kadar gitmeye çalışmaktır.”
Bu parçada din felsefesinin hangi özelliğinden bahsedilmektedir?

29 / 75

Din felsefesi dersinde bir öğrenci hocasına şu soruyu yöneltir: Kutsal kitaplara ve peygamberlere inanmayıp Tanrı’nın varlığına inanmak mümkün müdür?  Hoca şöyle cevap verir: Yarattıktan sonra âlemin
işleyişine müdahale etmeyen bir tanrı anlayışına sahipseniz neden olmasın. Tarihte Batı’da yaşamış birçok düşünür, özellikle Kilise’nin bilime müdahalesine tepki olarak günlük hayata karışmayan, insanı ve evreni yaratıp yasalarını koyduktan sonra kendi hâline bırakan bir tanrı anlayışını benimsemiştir. Bu parçada bahsedilen tanrı anlayışı aşağıdakilerden hangisidir?

30 / 75

Wittgenstein’a göre dil; çeşitli caddeleri, sokakları, eski ve yeni binaları ihtiva eden bir şehre benzer. Böylesi bir şehir tek bir kalıba sığdırılamaz; aksine nereden bakıldığına göre şehrin hikâyesi değişkenlik gösterir. Dil de böyledir. Dil eğer bir oyunsa -ki öyledir- bu durumda bir değil, birçok dil oyunu söz konusudur. Genel kurallarına dikkat etmek koşuluyla, dil çeşitli şekillerde kullanılabilir. Bu durumda anlamın elde edilebilmesi için, dilin doğrudan kendisinin değil, kullanımının esas alınması gerekir. Buna göre din dili konusunda Wittgenstein’ın aşağıdakilerden hangisini savunması beklenmez?

31 / 75

İslam ahlak felsefesinde;
 Büveyhiler devrinin ünlü düşünürlerinden olan,
 Aristo’nun etkisinde kalarak ahlakın eğitimle değiştirilebileceğini savunan,
 uzlete dayalı çileci bir ahlak anlayışını reddederek gerçek hazzın kaynağının Allah olduğunu savunan,
 ahlaka dair sistematik bir eser olan Tehzibü’l-Ahlak’ı yazan
düşünür aşağıdakilerden hangisidir?

32 / 75

İslam düşünce ekollerinden Tabiiyyun, Tanrı’nın ve ruhun varlığını kabul etmekle birlikte, sosyal, siyasal ve psikolojik bütün hadiselerin ve durumların doğal yasalarla açıklanabileceğini savunmaktadır. İslam
düşüncesinde ampirist düşüncenin temsilciliğini de yapan bu ekol, tabiat felsefesine dayalı bir metafizik kurmaya çalışmıştır. Bu tür iddiaları kanıtlamak adına deney, müşahede ve tümevarım metodunu kullanmıştır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada bahsedilen ekolün kurucusu ve en önemli temsilcisi olarak kabul edilmektedir?

33 / 75

İslam düşünürlerinden Ebu’l-Hasan el-Amiri; insanı, aklı sayesinde varlığa düzen veren bir canlı olarak konumlandırır. Ona göre insan bu vasfı sayesinde aynı zamanda ulvi âlemin süsü olmaya namzettir. Bunun için insanın aklını hikmetle donatması ve dinî vecibeleri eksiksiz bir şekilde yerine getirmesi gerekir. Öyle ki Amiri sadece ibadete düşkün olan bir filozofun gerçek anlamda fazilet sahibi olabileceğini belirtmektedir. Bu kapsamda o, Bâtınileri de “Belli bir bilgi düzeyine yükselen kimsenin artık ibadete ihtiyacı yoktur.” şeklindeki görüşlerinden dolayı eleştirmektedir. Bu parçaya göre Amiri’nin aşağıdakilerden hangisine vurgu yaptığı söylenebilir?

34 / 75

El sanatları kursunda öğretmen, öğrencilerine birer ödev vermiştir. Ayşe, bir kâğıt üzerindeki şekli çıkartıp deri, cam veya karton üzerine yapıştıracaktır. Ahmet ise, çeşitli biçimlerdeki levhaları renklendirip sırladıktan sonra fırınlayacaktır. Buna göre, öğrencilerin hazırlayacakları ödevlerin ilgili olduğu İslam sanatları aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?

Ayşe - Ahmet

35 / 75

Emine Servet Hanım’ın 1872 yılında hüsnühat sanatıyla yapmış olduğu bu levhada, Hz. Muhammed’in fiziki ve ahlaki özellikleri anlatılmaktadır.
Bu tür levhalara İslam sanatında verilen isim aşağıdakilerden hangisidir?

36 / 75

Minyatür sanatı ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

37 / 75

Hicaz bölgesindeki şehirler arasında;
 Mekke’nin doğusunda Sakîf Kabilesi’nin yaşadığı,
 Mekkelilerin sayfiye yeri olarak kullandığı,
 üretilen ziraat mahsulü ve deri gibi ürünlerinin Kureyş tacirleri tarafından, Arap Yarımadası dışına ihraç edildiği,
 halkının başta karşı çıkmasına rağmen daha sonra heyet göndererek İslam'ı kabul ettiği
şehir aşağıdakilerden hangisidir?

38 / 75

İslam kurumları içerisinde;
 sınır güvenliğini sağlama maksadıyla inşa edilen,
 sınırların genişlemesiyle birlikte kervansaray olarak hizmet veren,
 İslam’ın tebliğ edilmesi ve ilmî faaliyetler için de kullanılan
yapı aşağıdakilerden hangisidir?

39 / 75

Emevi Devleti'nde;
 kaybolan otoriteyi tekrar tesis etmesi,
 ilk İslam parasını tedavüle sokması,
 yaşanan isyanları bastırması,
 devlet teşkilatında önemli düzenlemeler gerçekleştirmesi
gibi sebeplerle tarihçiler tarafından, Emevi Devleti'nin ikinci kurucusu olarak kabul edilen
yönetici aşağıdakilerden hangisidir?

40 / 75

Hz. Osman dönemi sadece parlak zaferlerin gerçekleştirildiği bir süreç değil, aynı zamanda İslâm toplumunu derinden sarsan hadiselerin yaşandığı bir dönem olmuştur. Öyle ki Hz. Osman’ın yaptığı birçok
faaliyet hem kendi döneminde hem de sonrasında eleştirilmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada bahsedilen eleştirilerden biri değildir?

41 / 75

Hz. Muhammed;
I. Mekkeli müşriklerle Hudeybiye Antlaşması’nı imzalama,
II. çevredeki devletlerin yöneticilerine İslam’a davet mektupları gönderme,
III. hac için kalabalık bir Müslüman topluluğuyla Medine’den yola çıkma,
IV. cemaate imamlık yaparak namaz kıldırmak üzere, yerine Hz. Ebu Bekir’i görevlendirme
fiillerinden hangilerini Mekke’nin fethinden sonra gerçekleştirmiştir?

42 / 75

“Haram ayları ertelemek, ancak inkârda daha da ileri gitmektir ki bununla inkâr edenler saptırılır. Allah’ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip böylece Allah’ın haram kıldığını helal kılmak için haram ayı bir yıl helal, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah, inkârcı toplumu doğru yola iletmez.” (Tevbe, 9:37) Bu ayette kınanan Cahiliye uygulaması
aşağıdakilerden hangisidir?

43 / 75

Hz. Muhammed’in, Hicret’in sekizinci yılında İslam’a davet için Busra’ya gönderdiği elçi yolda şehit edildi. Bunun üzerine Hz. Muhammed üç bin kişilik bir ordu hazırladı ve bölgeye gönderdi. Orduyu komuta etmek üzere de sırasıyla üç kişiyi görevlendirdi ve bunların ölümü hâlinde istedikleri birini komutan seçebileceklerini söyledi. Bizans’ın gönderdiği yüz bin kişilik orduyla üç bin kişilik İslam ordusu arasında gerçekleşen savaşta Hz. Muhammed’in görevlendirdiği komutanların hepsi şehit oldu ve daha sonra sancağı alan Halid b. Velid’in taktik başarısı sayesinde büyük bir kayıp yaşanmadan savaş son buldu.
Bu parçada bahsedilen savaş aşağıdakilerden hangisidir?

44 / 75

Mekkeli müşriklerin Hz. Muhammed’i tebliğ faaliyetinden vazgeçirmek ve ona inananları İslam’dan döndürmek için giriştikleri bütün mücadeleler başarısız olmuş ve inananların sayısı gün geçtikçe artmaya devam etmiştir. Bunun üzerine onlar, Hz. Muhammed’i bu faaliyetinden güzellikle vazgeçirmeyi planlamışlar ve bu amaçla ona bazı tekliflerde bulunmuşlardır. Aşağıdakilerden hangisi bunlardan biri değildir?

45 / 75

Emeviler, kendi iktidarlarını sağlam temellere oturtmak ve toplumdaki muhalif hareketlerin direncini kırmak için her şeyi Allah’ın iradesiyle ilişkilendirmek istiyorlardı. İlahi irade sonucu iktidara geldiklerini, toplumdaki buhranların ve yönetimdeki olumsuzlukların kendileriyle bir ilgisinin olmadığını ve her şeyin Allah’ın takdiriyle olduğunu ileri sürüyorlardı. Emevi iktidarının bu olumsuz yaklaşımına ve insan iradesini yok saymasına karşı çıkan bazı âlimler, insanın kaderinin kendi elinde olduğunu, insanın iyilik ve kötülüğü tamamen kendi iradesi ve gücüyle gerçekleştirdiğini ileri sürmüşlerdir.
Bu âlimlerin görüşleri zamanla sistemleşerek İslam dünyasında aklı merkeze alan bir mezhebin ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Bu parçada bahsedilen mezhep aşağıdakilerden hangisidir?

46 / 75

Şii fırkalarına göre Allah’ın belli bir şekilde gerçekleşeceğini haber verdiği bir olay, daha sonradan başka şekilde vuku bulabilir. Bu düşüncenin ortaya çıkışıyla ilgili rivayet şu şekildedir: Muhtar es-Sekafi bir
savaş öncesinde askerlerine, Allah’ın kendilerini zafere ulaştıracağını bildirir ancak mağlup olur. Bunun üzerine Allah'ın kendisine zafer takdir ettiğini ancak sonradan ilminde değişiklik olduğunu söyler. Bu görüşünü temellendirmek için de Kur'an'daki bazı ayetleri kullanır. Bu parçada bahsedilen düşünce, aşağıdakilerden hangisiyle isimlendirilir?

47 / 75

Tanrı’nın lahuti ve nasuti şeklinde iki yönü bulunmaktadır. Lahuti açıdan, aşkın ve içkindir; kullarının idrakinin de ötesindedir. Kullarının kendisini bilip tanıyabilmesi için bazı dönemlerde nasuti bir kalıba
girmiştir. Âdem, Nuh, Yakub, Musa, Süleyman ve İsa dönemlerinde sırasıyla Habil, Şit, Yusuf, Yuşa, Asef ve Petrus şeklinde tecelli etmiştir. O, son olarak Hz. Muhammed döneminde Ali’ye tecelli etmiştir. Bu
nedenle Ali zahirde imam, bâtında ilahtır. Tanrı anlayışı hakkındaki bu görüşler aşağıdaki mezheplerden hangisine aittir?

48 / 75

Kitap fuarını ziyaret eden ilahiyat fakültesi öğrencisi Zeynep, eline aldığı bir eserin arka kapak yazısında şu bilgilerin yer aldığını görür: “Tevhid inancı, sadece Allah’ın bir ve tek oluşunu kabul etmek ve bunu dil ile söylemek ile gerçekleşmiş olmaz; Rab oluşunda, ilah oluşunda, zat ve sıfatlarında Allah’ı birlemek ve buna uygun davranışlar sergilemek gerekir. Hayatının her safhasında buna özen gösteren bir kimse, gerçek muvahhid olma vasfını kazanır. Allah’a yakınlaşmak için başka şeyleri vesile kılan bir kimsenin ise müşrikten hiçbir farkı yoktur.” Okuduklarını, İslam mezhepleri tarihi dersinde öğrendikleri ile değerlendiren Zeynep, bu bilgilerin bir mezhebin düşüncelerini yansıttığını fark eder. Bu parçada bahsedilen mezhep aşağıdakilerden hangisidir?

49 / 75

Yeni Müslüman olan ve iman ettiğini dile getirmek isteyen bir kimsenin bütün iman esaslarını tek tek sayması beklenmez. Bundan dolayı İslam âlimleri, kişinin mümin sayılması için kelime-i tevhidde yer alan hususları dile getirip tasdik etmesini yeterli görmüşlerdir. Bu parçada imanın hangi türünden bahsedilmektedir?

50 / 75

Aşağıdakilerden hangisi Şii mezheplerin imamet hususunda ittifak ettiği görüşlerden biri değildir?

51 / 75

Kelamcılar, hakkında iki veya daha fazla hükmün verilme ihtimali bulunan bir konuda bütün ihtimalleri sıralamak, ardından da bu ihtimallerden yanlış olanları ayıklayıp doğruya ulaşmak şeklinde bir akıl yürütme yöntemini zaman zaman kullanmışlardır. Örneğin âlem ya hâdis ya da kadimdir; kadim olabilmesi için varlığının kendisinden olması gerekir. Ancak tabiattaki değişim ve dönüşüm, onun varlığının kendisinden değil, bir başkasından kaynaklandığını göstermektedir ki bu onun kadim olamayacağının delilidir. Kadim olmadığı ispat edilince de âlemin zorunlu olarak hâdis olduğu anlaşılır.
Bu parçada sözü edilen yöntem aşağıdakilerden hangisiyle isimlendirilmektedir?

52 / 75

Eşari kelamcıları başta olmak üzere birçok İslam âlimine göre Gazali, ehlisünnet kelamında bir dönüm noktasıdır. Bundan dolayı Gazali’den önceki döneme mütekaddimun, sonrasına ise müteahhirun kelamı adı verilir. Bu ayrımda aşağıdakilerden hangisinin belirleyici olduğu söylenebilir?

53 / 75

İstanbul’dan Ankara’ya hızlı trenle seyahat etmekte olan Hasan, yanında oturan yolcunun kendisi gibi dinî içerikli bir kitap okuduğunu fark eder. İlk fırsatta tanıştığı ve adının Kamil olduğunu öğrendiği bu yolcu ile aralarında genel dinî konulardan itikadi ve kelami konulara evrilen koyu bir sohbet başlar. Sohbet sırasında Kamil, Al-i İmran Suresi’nin 7. ayetinde geçen “...kalplerinde bir eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onun olmadık yorumlarını yapmak için müteşabih ayetlerinin ardına düşerler. Oysa onun gerçek manasını ancak Allah bilir.” şeklindeki ifadeye dikkat çeker ve bazı ayetlerde Allah hakkında kullanılan vech (yüz), istiva (oturma) ve ayn (göz) gibi sözcüklerin asla yorumlanmaması gerektiğini ve yorumlanmaya çalışılsa da bunun mümkün olmadığını belirtir. Kamil’in bu yaklaşımı, aşağıdaki mezheplerden hangisiyle ilişkilendirilebilir?

54 / 75

Bir şeyin görülebilmesi için onun var olması ve bir yönde bulunması gerekir. Bir mekân ve yönde bulunmak ise yaratılmışlık alameti olan hususlardır. Hâlbuki Allah tüm bu alametlerden münezzehtir. Bu sebeple Allah’ın ahirette görülebileceğini söylemek onun uluhiyetine zarar verir. Bu şekilde düşünen bir kelamcının aşağıdaki mezheplerden hangisine mensup olması beklenmez?

55 / 75

Hac ibadeti kapsamında yerine getirilen;
I. Arafat’ta vakfe yapma,
II. ihrama girme,
III. Şeytan taşlama,
IV. tavaf yapma
uygulamalarından hangilerinin umre sırasında da yapılması zorunludur?

56 / 75

Hanefi olan Zülküf Bey otobüsle Erzurum’dan İzmir’e gitmek üzere saat 12.00’de yola çıkacaktır. Saat 10.00’da evinde ayağını yıkayarak abdest aldıktan sonra mestini giyer ve otobüse biner. Saat 14.00'te verilen molada tuvalete giderek abdestini bozar ve yolculuğuna devam eder. Otobüsün saat 16.00'da tekrar mola verdiği sırada mestin üzerine mesh yaparak abdestini alır ve namazını kılar. Buna göre Zülküf Bey’in meshinin başladığı zaman ve süresiyle ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?

Başladığı zaman    Toplam süresi

57 / 75

Zekât niyetiyle yapılan;
I. fakire gıda yardımında bulunmak,
II. camiye halı bağışlamak,
III. Türkiye’nin ağaçlandırılması için çalışan bir derneğe bağış yapmak
şeklindeki yardımlardan hangilerinin geçerli olduğu söylenebilir?

58 / 75

Hanefilere göre, mükellefin yaptığı fiiller gerekli rükünleri, şartları ve kurucu unsurları taşıyıp taşımamalarına göre üçe ayrılır.
Buna göre;
I. gerekli bütün şart ve rükünleri taşıyan,
II. rükünlerinde veya kurucu unsurlarında eksiklik olan,
III. rüknü veya temel unsurları tamam olduğu hâlde sıhhat şartlarında eksiklik bulunan fiillere verilen isimler aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır?

I        II       III

59 / 75

Haber-i vahid olarak rivayet edilen bir fiilî sünnet;
I. hem sübutu hem de delaleti kati,
II. hem sübutu hem de delaleti zanni,
III. sübutu kati; delaleti zanni,
IV. sübutu zanni; delaleti kati
şeklindeki delil tasniflerinden hangilerine girebilir?

60 / 75

Mustafa ve eşi bir mağazadan yemek takımı satın alırlar. İlk yıkamadan sonra rengi solması sebebiyle aldıkları yemek takımını mağazaya geri götürürler. Mağaza yetkilileri, bu durumdan kendilerinin sorumlu
olmadığını, bundan dolayı da herhangi bir iade veya değişim işlemi yapamayacaklarını söylerler. Mustafa bunun üzerine çok sinirlenir ve “Yemin ederim ki bir daha bu mağazadan alışveriş yapmayacağım.” der. Ancak eşi, Mustafa’nın yemin ettiğini bilmesine rağmen ısrar ederek bir süre sonra o mağazadan tekrar alışveriş yapmasına sebep olur. Buna göre aşağıdaki yargılardan hangisi doğrudur?

61 / 75

Çiftçilikle uğraşan Ali Bey, hasat zamanı buğdayını taşımak için komşusu Süleyman Bey’den traktörünü ister. Süleyman Bey, komşusunun ihtiyacını gidermek ve ona yardımcı olmak amacıyla traktörünü kendisine bir aylığına bedelsiz olarak verir. Ali Bey, komşusunun istek ve rızasına uygun olarak traktörü kullanır ve işi bittikten sonra da söz verdiği gibi traktörü iade eder. Bu yardımlaşma biçimini ifade eden akit aşağıdakilerden hangisidir?

62 / 75

“Kim namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, hac yapar, Ramazan’da oruç tutar ve misafiri ağırlarsa cennete girer.” hadisi, İbn Abbas’tan merfu ve mevkuf olarak iki farklı şekilde rivayet edilmiştir. Yapılan araştırmada rivayetin mevkuf olan isnadının sahih olduğu tespit edilmiş; merfu olanında ise zayıf bir ravi fark edilmiştir. Bundan dolayı hadisin merfu rivayeti kabul edilmemiştir. Bu parçada bahsedilen rivayetler aşağıdaki kavram çiftlerinden hangisiyle ifade edilir?

63 / 75

“Ben, salih kullarıma hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiç kimsenin hayal bile edemeyeceği nimetler hazırladım.” Bu ifadenin, aşağıdaki hadis türlerinden hangisine girdiği söylenebilir?

64 / 75

Sahabeden Şeddad b. Evs’in rivayet ettiği bir hadise göre Hz. Muhammed, Hicret’in sekizinci yılında oruçlu kişinin hacamat yaptırmasını yasaklamış ve “Hacamat yapan da yaptıran da orucunu bozmuş olur.”
buyurmuştur. Ancak İbn Abbas’tan gelen bir hadiste Hz. Muhammed’in Veda Haccı sırasında oruçlu ve ihramlı iken hacamat yaptırdığı bildirilmiştir. Bu durum aşağıdaki kavram çiftlerinden hangisiyle
ifade edilir?

65 / 75

Önceleri hadisler sema adı verilen ve sözlü aktarıma dayanan bir yolla şeyhten öğrencilere aktarılmıştır. Hadis eğitim ve öğretiminin daha sistematik hâle gelmesiyle birlikte bu yöntemin yanında kıraat, kitabet, arz, münavele, vicade, icazet, i’lâm gibi metotlar da gelişmiş ve hadisler pek çok yolla aktarılmaya başlanmıştır. Bu aktarım faaliyetinin genel adı aşağıdakilerden hangisidir?

66 / 75

Fikret Hoca hadis dersinde, her bir öğrencisine farklı bir sahabenin ismini vererek bu kişilerin rivayetlerini incelemelerini istemiştir. Öğrencilerin biri bu amaçla bir eseri incelemiş fakat aradığı sahabenin rivayet ettiği hadislerin bu eserde farklı konulara dağılmış hâlde yer aldığını görmüştür. Bunun üzerine bir arkadaşından yardım istemiş, arkadaşı da ona farklı metotlarla yazılmış hadis kitapları olduğunu ve eğer ravileri merkeze alarak hadis arıyorsa bu şekilde tasnif edilmiş eserlere müracaat etmesi gerektiğini söylemiştir.
Bu öğrencinin aşağıdaki eserlerden hangisine başvurması gerektiği söylenebilir?

67 / 75

Kur’an-ı Kerim’de insanın topraktan, balçıktan, cıvık çamurdan, kupkuru balçıktan yaratıldığı şeklinde birbirinden farklı ifadeler yer almaktadır. Bu ayetlere bakıldığında insanın hangi maddeden yaratıldığı
konusunda ilk bakışta bir tezat varmış gibi gözükmektedir. Ancak konu ile doğrudan ve dolaylı olarak ilgili ayetlere geniş bir perspektiften bakıldığında bunun bir tezat olmadığı, bilakis söz konusu ayetlerin
insanın yaratılışının çeşitli aşamalarına işaret ettiği görülmektedir.
Bu tür anlatımlar aşağıdaki Kur’an ilimlerinden hangisi kapsamında incelenmektedir?

68 / 75

Vahyin iniş sürecinde ayetlerle ilgili anlaşılmayan kimi hususlar, sahabe tarafından Hz. Muhammed’e sorulmak suretiyle açıklığa kavuşturulmuştur. Onun vefatı sonrasında önce Kur’an’a ve Sünnet’e müracaat edilmiş, bu ikisinden hareketle cevaplanamayan hususlar bağlamında ise zaman zaman rey ve içtihada başvurulmuştur. Bu durum, ayetlerin nasıl anlaşılacağı ve yorumlanacağı noktasında görüş ayrılıklarının ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Aşağıdakilerden hangisi bu görüş ayrılıklarının sebeplerinden biri Itlak-takyid farklılığı Tedvin-tasnif ayrımı Umum-husus ihtilafı Mensuh-muhkem ihtimali Vücuh-nezair olgusu

69 / 75

Müşrikler Kur’an-ı Kerim’in Allah kelamı olduğunu inkâr ediyor; onu Hz. Muhammed’e birilerinin yazdırdığını, onun bir şiir olduğunu söylüyorlardı. Allah da onları bu iddialarını ispatlamaya çağırıp “...Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi Allah’tan başka gücünüzün yettiklerini de (yardıma) çağırıp, siz de onun gibi on sure getirin.”(Hud, 11:13), ve “Eğer kulumuza (Muhammed’e) indirdiğimiz (Kur’an) hakkında şüphede iseniz, haydi onun benzeri bir sure getirin...” (Bakara, 2:23) teklifinde bulunmuştu. Bu parçada anlatılan husus aşağıdaki kavramlardan hangisiyle ifade edilir?

70 / 75

Müfessirlerin ayetler arasında neshin gerçekleşebilmesi için ileri sürdükleri şartlar arasında;
I. ayetler arasında uzlaştırılamayacak derecede bir müşkilin varlığı,
II. iyilik ve kötülük vasfı taşıyan bir hükümle ilgili olması,
III. nasih olduğu kabul edilen ayetin mensuhtan sonra nazil olması
hususlarından hangileri yer almaktadır?

71 / 75

Müfessirler, Kur’an-ı Kerim’deki bir kelimenin tefsirini yaparken lafızları farklı olsa da aralarında anlamsal açıdan bir yakınlık olduğunu düşündükleri kelimeleri birbiriyle açıklarlar. Örneğin mana itibarıyla ahirette vadedilen nimet ve mükâfat yurdu anlamında kullanılan “cennet”, “naîm”, “firdevs”, “adn”, “darü'l-huld” ve “darü's-selam” kelimelerini birbiri ile tefsir eder ve aynı anlamda kullanırlar.
Bu parçada bahsedilen husus aşağıdaki kavramlardan hangisiyle ifade edilir?

72 / 75

Kur’an okuma ve tecvit dersinde Mehmet Öğretmen, vakıf kurallarını anlattıktan sonra öğrencilerin konuyu kavrayıp kavramadıklarını görmek istemiştir. Bu maksatla Kur’an tilaveti esnasında bir kelimede vakıf yapmış ve sonrasında kaldığı yerden tilavetine devam etmiştir. Bu şekilde yapılmadığında mananın bozulacağını, dolayısıyla mutlaka bu durakta durulması gerektiğini anlatmıştır. Bu parçaya göre Mehmet Öğretmen’in vakıf yaptığı durak aşağıdakilerden hangisidir?

73 / 75

Asım kıraatine göre kelimenin sonunda yer alan hû (ـه ) zamiri;


kelimelerinin hangilerinde uzatılarak okunur?

74 / 75

Kur’an tilaveti esnasında;
I. sakin mim (āْ) harfinden sonra dal (د (harfi,
II. sakin lam (ْĂ) harfinden sonra ra (ر (harfi,
III. sakin nun (ăْ ) harfinden sonra kaf (ق (harfi

gelmesi durumunda uygulanacak tecvit kaideleri aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?
I           II           III

75 / 75

Seçmeli Kur’an-ı Kerim dersinde dört öğrenci Kur’an’ı şu şekillerde okumuşlardır. Ömer, harflerin hakkını vererek yavaş yavaş; Ahmet, ne hızlı ne yavaş orta bir okuyuşla; Mehmet de tecvit kaidelerine uyarak hızlıca Kur’an’ı tilavet etmiştir. Ali ise harflerin mahreçlerini kaydırarak ve sıfatlarını kaybederek süratlice okumuştur. Bunun üzerine öğretmen, Ali'ye bu okuyuş şeklinin caiz olmadığını ifade etmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen okuma şekillerinden biri değildir?

Puanınız

Ortalama puan şöyledir 71%

0%