Henüz bekleme süresini (iddet) doldurmamış bir hanımla evlenen ve zifafı gerçekleştiren kişinin durumu hakkında Hz. Ömer ve Hz. Ali'nin farklı hükümler vermesi, ihtilaf sebeplerinden hangisiyle ilgilidir?
İslam hukukçularının farklı hukuki nosyonlara sahip olmaları, kimi nassların illetleri ve kimi hükümlerin amaçları hakkında farklı sonuçlara varmalarına sebep oluyor, bu da ister istemez ictihad farklılığını gerektiriyordu. Bir örnek vermek gerekirse henüz bekleme süresini (iddet) doldurmamış bir hanımla evlenen ve zifafı gerçekleştiren kişinin durumu hakkında Hz. Ömer ve Hz. Ali farklı hükümler vermiştir. Hz. Ömer, bu çiftin ayrılmaları ve bekleme süresi dolmadan evlendiklerinden dolayı cezalandırılmalarının yanı sıra, tekrar evlenmelerinin mümkün olmadığı sonucuna varmıştır. Hz. Ali ise ayrılma ve cezalandırılmayı yeterli görmüş, tekrar evlenmeyi yasaklayacak bir gerekçe olmadığı kanaatini benimsemiştir. Burada Hz. Ömer’in iddet müddeti içerisinde vuku bulacak evlilik teşebbüslerini önlemeye yönelik, caydırıcı nitelikte bir ictihad yaptığı görülmektedir. Görüldüğü üzere buradaki ihtilafın
esası, ulaşılmak istenen hukuki yararın (maslahat) tespitine dair görüş farklılığıdır